Barbara Henning 41. Sayı / 8:00
Cher Monsieur ve Ami Kamiran Ali Bek Basile Nikitine'in 1946 Yılında Kamûran Bedırxan'a Yazdığı Mektubun Rus-Kürt İlişkileri Bağlamında Okunması

Cher Monsieur ve Ami Kamiran Ali Bek Basile Nikitine'in 1946 Yılında Kamûran Bedırxan'a Yazdığı Mektubun Rus-Kürt İlişkileri Bağlamında Okunması

Kürtlerin,  Rus imparatorluğu ve Sovyet muhatapları ile olan karşılaşmalarına dair daha fazla bilgi edinmek istiyorsak Osmanlı – Kürt Bedirxan ailesinin üyeleri ile başlamak pek muhtemel değil. Kamûran, Celadet ve Süreyya Bedirxan kardeşlerin İngiliz, daha sonra Fransız ve Alman diplomatlarla, askeri yetkililerle ve akademisyenlerle ilişkileri verili literatürde ayrıntılı şekilde çalışılmış olmasına rağmen Bedirxan ailesinin ne imparatorluk döneminde ne de 1917 Rus Devrimi’nden sonra Rus mevkidaşları ile ilişkilerine dair pek fazla şey bilinmiyor.

Yine de kullanımımıza açılan Bedirxan ailesinin arşivleri dikkatlice okunduğunda, Kürt -Rus ilişkilerine dair izler ortaya çıkıyor. Bu izlerin en somut olanlarından biri, Kamûran Bedirxan’ın kişisel eşyaları arasında korunan ve bugün Paris Kürt Enstitüsü’nün arşivinde muhafaza edilen el yazısıyla yazılmış Fransızca bir mektuptur. Bu belge üzerine yapılan dikkatli çalışma sonucunda okuyucu, Fransa’nın II. Dünya Savaşı’ndan henüz çıkmış başkentinden başladığı yolculuğunu; elli yıl öncesinin Osmanlı-İran sınırında, iki imparatorluğun yıkılışı, iki büyük dünya savaşı ve eli kulağında bir devrim boyunca Rus-Kürt karşılaşmalarının karmaşıklığına bir bakış atarak bitiriyor. Daha önce çok defa tekrarlandığı belli yazışmalardan biri olan bu mektup, temiz bir şekilde “B. Nikitine” adıyla imzalanmış ki bu da mektubun yazarının eski Rus Diplomat ve oryantalist Basil Nikitine (1885-1960) olduğunu ortaya çıkarıyor. Tamamen şeffafa yakın incecik tek bir yaprağın önlü-arkalı her yerinin yazılarla dolu olması, Avrupa’da savaşın sona ermesinden altı ay sonrasında bile kâğıdın hâlâ çok ender bulunan ve değerli bir malzeme olduğu gerçeğine işaret ediyor.


Devamı Kürt Tarihi Dergisi'nin 41. Sayısında

  • Bu içeriği paylaşmak ister misiniz?