DR. DERYA BAYIR 45. Sayı / 5:00
BEDİRHANLARIN RÜYASI: MİLLETLER CEMİYETİ BELGELERİNDE FRANSIZ MANDASI ALTINDA BİR KÜRT DEVLETİ*

BEDİRHANLARIN RÜYASI: MİLLETLER CEMİYETİ BELGELERİNDE FRANSIZ MANDASI ALTINDA BİR KÜRT DEVLETİ*

Sınırların yeniden çizildiği I. Dünya Savaşı sonrasında Kürt liderleri arasındaki iki ana eğilim Osmanlı sınırları içinde özerklik veya bağımsız bir Kürdistan’dı. Her ne şart altında olursa olsun bir Kürt devleti kurulmasını isteyen Bedirhanlar bağımsızlıkçı kanadın en önde gelen isimleri arasındaydı. Ateşkesin imzalandığı 1918 yılı sonrasında bu amaca yönelik faaliyetlerini yoğunlaştıracak ve hem Osmanlı sınırları içinde hem de Fransa, İngiltere ve Yunanistan gibi Avrupalı devletler nezdinde bir takım siyasal, diplomatik çalışmalar yürüteceklerdi.1 Cenevre’deki Birleşmiş Milletler kütüphanesinde bulunan Milletler Cemiyeti arşivlerinde yaptığım araştırma sırasında tesadüfen bulduğum bir dosya ailenin bağımsız Kürt devleti kurulması konusundaki çabalarını uluslararası alana da taşıdıklarını göstermektedir.2 

Arşivde bulduğum dosyada 18 Şubat 1921 tarihli bir mektup, ekinde “Fransa ve Milletler Cemiyeti Hegemonyası Altında Bir Kürt Devleti Kurulması” başlıklı bir nota ve Cemiyetin sekretaryasının konu ile ilgili iç yazışmaları yer almaktaydı. Mektup ve ekindeki nota Cenevreli uluslararası hukuk doktoru ve avukat olan M. Albert Wuarin tarafından hazırlanmıştı. Wuarin,  Bedirhan ailesi adına yaptığını söylediği bu nota için gerekli avukatlık vekâletnamesinin Abdurrahman Bedirhan Bey tarafından 23 Haziran 1920 tarihinde kendisine verildiğini ve 3 Temmuz 1920’de ise vekaletin teyit edildiğini ifade ediyordu.

Vekaletin verilmesinden iki gün önce yapılan ve Abdurrahman Bey’in de hazır bulunduğu “Bedirhani Ailesi Derneği” toplantı tutanaklarında ise ne Wuarin, ne de Milletler Cemiyeti’ne yapılacak başvuruya dair bir bilgi bulunmaktadır.3 Tutanaklarda konumuzla ilgili bulabildiğimiz tek bilgi 21 Haziran 1920 tarihli toplantıda Abdurrahman Bey’in Celadet Bey ile birlikte Fransız hükümetine bir nota yazma konusunda görevlendirildiğidir.4 Anlaşılan o ki, Abdurrahman Bey toplantıdan hemen sonra inisiyatif alarak Avukat Wuarin’e vekalet yollamış, ailenin onayını ise sonradan almıştı. 
Peki Abdurrahman Bey Wuarin’i nereden tanıyordu ve neden bu iş için seçilmişti?
 


Devamı Kürt Tarihi Dergisi'nin 45. Sayısında

  • Bu içeriği paylaşmak ister misiniz?