NASRUDDEWLE MARDUX 43. Sayı / 6:00
COĞRAFÎ VE SİYASÎ BİR TERİM OLARAK KURDİSTAN-II

COĞRAFÎ VE SİYASÎ BİR TERİM OLARAK KURDİSTAN-II

(42. sayıdaki yazının devamı)

İtalyan Josephat Barbaro (1413-1494) gezi içerikli eserinde, Akdeniz kıyısında bulunan Silifke’den söz ederken, Kürdistan (Corcheftan, 1543, s. 30; İngilizce: 1873, Corthestan’a (s. 46) değinmiştir. Sema Sertkaya’nın İtalyanca’dan Türkçe’ye yaptığı çeviriyi aynen alıntılıyoruz: “Curcho’dan ayrılıp kuzeybatıya doğru on mil uzaklıkta dağın tepesine kurulmuş Silifke şehri bulunuyor. Bu şehrin altından Curcho yakınlarında denize dökülen Brenta büyüklüğünde bir nehir akıyor. Bu tepenin yakınında bizim Verona’daki gibi bir tiyatro var, tek parça büyük sütunlarla çevrelenmiş ve etrafında basamaklar var. (…) Bu şehir Küçük Ermenistan’dadır, kendi dillerinde Kürdistan dedikleri Toros Dağları’na kadar uzanmaktadır. (2016, s. 291).”

Şikârî’nin (ö. 1584) önce Farsça yazılan sonra Türkçeye aktarılan ve araştırmacılar tarafından Kitâb-ı Tevârih-i Karamaniyye/Karamannâme olarak adlandırılan eserinde; 1200-1400 yılları arasında Konya, Ankara, Sivas bölgelerinde yaşanan savaşlara değinilirken, burada yaşayan ve yöneten Kürdler için ‘Kürdistan’ ifadesi değişik tamlamalarla kullanılmıştır: Ol on bin Kürdistân ‘askeri (Metin Sözen & Necdet Sakaoğlu, 2005, s. 16a, 112), Kürdistân begleri (16b, 112), Türkmân ve Kürdistân ve Moğol ve Oğuz begleri (s. 21a, 116), Kürdistân dilâverleri (s. 124). 

1400’den sonra örnekleri verilmeye başlanan resmi veya sivil Osmanlı kaynaklarında coğrafi ve siyasi anlamlarda ‘Kürdistan(lar)’ yer verilmiştir. Yine aynı şekilde Batılılar tarafından Osmanlı’nın devlet yapısına dair yazılan eserlerde bu durumu görmek mümkündür. 1514 Çaldıran savaşından sonra Osmanlı ve Ümera-yi Ekrâd/Kürdistan arasında dönemin kesişen çıkar ortaklığıyla pekişen iyi ilişkiler Kürd coğrafyasının 1/3’lik kısmının Osmanlı’ya dahiliyle sonuçlanmıştır. Bu durumun neticesinde ilk etapta 1515’te Dîyarbekîr, 1548’de Van Beylerbeyliği kurulmuş; Kürd Ümerası (Kürt Nüfusu) ilk başta bu iki eyalet biriminin bünyesinde, zamanla Osmanlı sınırlarının genişlemesiyle de Halep, Rakka, Şehrêzor, Bağdad, Ezrurum, Sîvas, Hemedan beylerbeyliklerine varlık göstermişlerdir. ‘Eyalet-i Kürdistan’, ‘Ümera-i Kürdistan’, ‘Vilayet-i Kürdistan-ı Diyarbekir’ gibi bir takım adlarla listelere dahil edilen 
Kürt Mirlikleri, 1800’den itibaren zararlı görülerek ortadan kaldırılmışlardır. 

Nejat Göyünç’e göre muhtemelen 1526 yılında yazılan (Topkapı Sarayı Müzesi Arşivi, D. 5246) Osmanlı’nın idarî yapısına dair bilgilerin bulunduğu defterde ise “Vilâyet-i Kürdistân” başlığı altında Kürd mirlerinin denetiminde olan şu bölgelere yer verilmiştir: Hısn-ı Keyfa, Eğil, Zerîkî, Cezîre, Çermik, Çemişgezek, Hizân, Sason, Palu, Çapakçur, Sincâr, Atak, Çermik, Hizo, Sorân, ‘İmâdiye, Eyâlet-i Mîr Zâhid veled-i İzzeddîn Şîr.
 


Devamı Kürt Tarihi Dergisi'nin 43. Sayısında

  • Bu içeriği paylaşmak ister misiniz?