VAHAP COŞKUN 53. Sayı / 4:00
ZAZA KÜRTLER

ZAZA KÜRTLER

Bilindiği üzere, Türkiye’de Zazalarla ilgili en sıcak tartışmalardan biri, Zazaların kimlikleridir. etnik Devlet, Zazaların Kürt olmadıkları ve ayrı bir etnisiteye mensup oldukları yönünde bir propagandayı elden geldiğince canlı tutmaya çalışır. Mehmed S. Kaya’nın Zaza Kürtler isimli saha araştırmasına dayalı sosyolojik ve antropolojik çalışması, bu iddiayı, kelimenin tam anlamıyla boşa çıkarır. Çalışma kapsamında görüşülen kişiler, kendilerini Kürt, Zazacayı da Kürtçenin bir lehçesi olarak tanımlarlar. “Zazaca’nın ayrı bir dil ol duğu iddiası özellikle yaşlı kesim tarafından şiddetle reddediliyor. Konuştuğum Zazaların hemen hepsi Zazaca’nın ayrı bir dil olduğu id diasını kesinlikle reddettiler. Tarih boyunca kendilerini Kırd ve dillerini de Kırdki olarak tanımlamışlar. Zazaca’nın Kürtçenin bir lehçesi olduğuna tümden inanıyorlardı. Hiç bir zaman Kürt olmadıklarına dair bir şey duymamışlardı. Bu onlara yabancı gelen bir önermeydi. Bazıları direkt bu tür söylemlerin Türk devletinin uydurması olduğunu söylediler ve hepsi de Türkiye’nin bu tür propaganda ile neyi amaçladığının farkındaydılar.” (s. 19) Zaza Kürtler, Mehmed S. Kaya’nın Bingöl Solhan merkezinde ve Solhan’ın çevresindeki köyler de yaptığı bir saha çalışmasının ürünüdür. Toplam sekiz ay süren saha çalışmasında Kaya, Solhan yöresini tahlil ederek, Zazaların toplumsal yaşamını düzenleyen örgütlenme modelleri hakkında ki bilgi vermeyi ve esas olarak da “devletle ilişkisi olmayan bu toplumunun sürekliliğini” sağlayan yapıları açıklamayı amaçlar. Yazar, Zaza toplumunu var eden başlıca yapıların aile, akrabalık, aşiret, din, mezhep, şeyhlik ve ekonomi olduğunu iddia eder. Zazaların toplumsal örgütlenmesinin temel yapılarından biri akrabalıktır. Kaya’ya göre akrabalık, Zaza toplumunu anlamak için başvurulacak temel anahtarlardandır. Zazalarda akrabalık temelde kan bağı fikrine dayanır; ataerkil kan bağlarının gerçek bir aidiyet ve dışarıya karşı koruma sağladığı düşünülür. Ataerkil soya dayalı akrabalık, üyeliği ve üyelerin eylemlerini düzenleyen bir kültürel ortaklık yaratır. Yakın akrabalar arasında evliliklerin olması, akrabaların amaç birliği yapmaları ve dara düşen akrabaya el uzatılması, bu kültürel çerçevenin önde gelen ilkeleridir. Üyelerden bu ilkelere ve kültürel ortaklığın normlarına uygun hareket etmeleri beklenir. Zaza toplumunda akrabalığın statüleri birbirinden farklıdır. Misal baba tarafından akrabalık, anne tarafından akrabalığa nazaran daha mühim bir konumdadır; baba tarafından akrabalık daha fazla hak sağlar ve daha fazla sorumluluk yükler. Amcalar daha yakın, dayılar daha uzak görülür ve bu statülerine göre muameleye tabi tutulurlar. Yanı sıra akrabalık, toplumda düzenleyici bir ilke olarak iş görür; salt toprağa ya da mülkiyete bağlanamaz, bunların ötesin de üyelerini koruma, bakımlarını temin etme, güç kazanma ve grup aidiyetini kuvvetlendirmeyle de ilgilidir. Binaenaleyh akrabalık, çocukların nasıl yetiştirileceğinden mülkiyetin nasıl tevarüs edeceğine kadar birçok konuyu belirler:


Devamı Kürt Tarihi Dergisi'nin 53. Sayısında

  • Bu içeriği paylaşmak ister misiniz?