49. SAYI EDİTÖR YAZISI
Kürt Tarihi’nin 49. sayısında uzun zamandır hazırlamak isteyip de bir türlü elimizin gitmediği bir dosya yer alıyor: Küresel Siyasette Kürtler. Dünyanın devletsiz uluslarının en büyüklerinden biri ve küresel siyasetin uzunca bir zaman kalbi sayılan Orta Doğu’da mukim olmaları Kürtleri ve Kürt meselesini uluslararası siyasette hep önemli kıldı. 2003’deki İkinci Körfez Savaşı ve ardından da 2011’de başlayan Suriye Savaşı ise Kürtlerin küresel siyasetteki önemini daha da büyüttü. Kürtler ve Kürt meselesi epey bir zamandır ABD’den Rusya’ya, AB’den Çin’e küresel siyasetin belli başlı bütün aktörlerinin görüş alanında. Serhun Al Kürtlerin ve Kürt meselesinin uluslararası siyasetteki yerini iyi bilenlere ulaştı ve elinizdeki Küresel Siyasette Kürtler dosyasını hazırladı.
Dosya editörü Serhun Al’ın yazısı Kürt meselesinin gidişatının küresel siyasetin genel mimarisinde nasıl şekillendiğine ve bu mimaride son dönemde yaşanan değişimlerin Kürt meselesinin akıbetine nasıl etkide bulunabileceğine dair sağlam bir analiz sunuyor. Mehmet Gürses ise Kürtlerin küresel siyasetin başat oyuncusu ABD’nin dış siyasetindeki yerine bakıyor. Kürtlerce yakınılan ABD’nin net bir Kürt siyaseti olmamasının sebeplerine dair etraflı bir analiz yapan Gürses, bu noksanlığın Kürtler açısından çok da hayati olmadığına dikkat çekiyor. Gülistan Gürbey de küresel siyasetin diğer bir büyük aktörü AB’nin Kürt siyasetine bakıyor. AB’nin bütünlüklü, yerleşik ve kuvvetli bir Kürt siyaseti olmadığına işaret eden Gürbey’e göre, AB genel siyasetinde Kürtlerdense vatandaşları oldukları ülkelerle AB arasındaki ilişkiler ve Avrupa’daki Kürt diasporası önem taşıyor. Arzu Yılmaz’ın yazısı ise Türkiye Kürdistan Bölgesi Yönetimi ilişkilerine dair. Yılmaz ABD’nin Türkiye topraklarını kullanarak Irak’a müdahalesine imkan tanıyan 2003 tezkeresinin Türkiye parlamentosunda reddedilmesinde Ak Partili Kürt milletvekillerinin oynadığı rolü ele alıyor. Yılmaz’ın çalışması mevzunun birinci dereceden muhataplarıyla yapılan görüşmelere dayanıyor olması itibarıyla bilhassa önemli.
Metin Atmaca Kürtlerin küresel siyasetin bir başka önemli anındaki, I. Dünya Savaşı’nın hemen sonrasındaki durumlarıyla ilgili bir çalışma kaleme aldı. Atmaca’nın çalışması savaşın ardından Kürt elitlerinin dünya siyasetine dahil olma biçimleri ve sahip oldukları Kürdistan vizyonları arasındaki farklılığı ortaya koyuyor. Arşiv belgelerine dayanan çalışma, etraflı da bir analiz sunuyor. Arşive dayalı bir başka çalışma da Sinan Hakan’dan. Hakan’ın çalışması ABD’ye göç eden Kürtlerle ilgili Osmanlı arşiv belgelerine dayanıyor. Konsolosluk raporları gibi belgeler, dönemin Osmanlı devletinin ABD’deki Kürtlerin faaliyetlerini biraz merak, biraz da endişeyle izlediğini gösteriyor.
Dosya haricinde üç kıymetli yazı da yer alıyor 49. sayıda. Bitlis tarihiyle ilgili çalışmalarından bildiğimiz Baran Zeydanlıoğlu Şeyh Ubeydullah’ın ve 1880’deki ayaklanmasının yabancı kaynaklara nasıl aksettiğine dair önemli bir çalışma hazırladı. Rohat Alakom’un yazısı ise Jules Verne’in Türkçeye İnatçı Kahraman Ağa şeklinde çevrilen kitabı üzerine. Alakom, kahramanları Karadeniz etrafından dolaşarak İstanbul’dan Üsküdar’a geçen İnatçı Keraban romanının Kürdistan ve Kürtler hakkında epey malumat içeren ikinci cildine dikkat çekiyor. Son olarak Vahap Coşkun Abbas Vali’nin Zeri İnanç tarafından çevrilen ve Dipnot Yayınları’ndan çıkan Sürgünde Kürt Milliyetçiliği kitabının etraflı bir değerlendirmesini ve eleştirisini sunuyor.
50. sayıda buluşmak üzere...